Köşe Yazısı

Sevgili İle Oyun Oynamak – KKG Özel #3

0

Bir süredir buraları boş bırakmışız. Hatta bayağı boş bırakmışız. Hazır İlker’in kafası yoğunken ben biraz ele geçireyim buraları “bwahaha!” Sevgili ile oyun oynamak konusu köşe yazısı serimize kaldığımız yerden devam edelim. Malum, yaz geldi. Havalar sıcak. Kim şimdi dışarı çıkacak. (aha kafiyeli oldu!)

Sevgili İle Oyun Oynamak – KKG Özel #1

Ufak hatırlatma olsun, yukarıdaki yazıya göz atın. Eğer sevgilinizle “eğlenceli” zaman geçirmek istiyorsanız benden size hatun (şimdi burada kadın yazarım, kavga çıkar. Ondan hatun demeye devam) tavsiyesi, rakibinizi iyi tanıyın.

Rakibinizi iyi tanıyın

Bu yazıda İlker’den yardım beklemeyin beyler. Doğru okudunuz, kendileri koşturmakla meşgul ve bu süreçte bazı tavsiyelerim olacak. “Ay ne güzel oyuncu sevgilimiz olacak” DAAAAAT yanlış. Oyuncu hatun her zaman vardı. Sadece bazıları şov yapmayı severken, bazıları bunu sizin gibi hobi olarak dile getirdi. Bu, başka zamanın konusu olsun. Şimdilik asıl konumuz olan, sevgiliyle oyun oynarken nelere dikkat etmeli sorusuna odaklanalım. Zaten köşe yazısı serimizin asıl olayı da buydu.

Kadın veya erkek oyuncu diye bir şey yoktur. Bunu kafanızdan çıkartın. Bir hatun, mobil oyunlardan, şirin şeker şeker grafiklerden hoşlanıyor olması demek, onu pembeyle özdeşleştirmek anlamına gelmez. Toplumumuzda ne yazık ki mavi ve pembe konusu fazla ön plana çıktığı için yanlış anlaşılmaların olması çok normal. Ancak yıl olmuş 2018, hala buna mı odaklanacağız? Meh.

Nasıl espor turnuvalarında rakibi iyi tanımak için onun oynadığı maçları saatlerce izleyen bireyler olursa, aynı durum sevgililer veya sevgili adayları için de geçerlidir. Şöyle ki; CS:GO oynayan başarılı bir espor oyuncusunu saatlerce izleyerek, hangi silahla daha iyi oynadığını veya A long’dan giderken uyguladığı taktiği öğrendiğinizde, karşısında nasıl davranmanız gerektiğini de öğrenirsiniz. Böylece onun zayıf noktalarını öğrenirsiniz. Bu da sizi “genellikle” zafere taşıyan kilit noktadır.

Aynı durum sevgili veya adaylarımız için de geçerlidir. Rakibinizi nasıl saatlerce izliyor ve takip ediyorsanız, aynı durum partneriniz için de geçerlidir. Size kendimden örnek vereyim. İlker’le son zamanlarda sık sık Heroes of the Storm oynarız. Benim herif fazla atarlıdır, kaybetmeye gelemez. Yani gelir de az gelir diyelim. Neyse, mümkün mertebe İlker ile HotS oynuyorsam, ona uyum sağlayacak karakteri seçmeye özen gösteririm. O tank mı aldı, yanına support veya support aldıysa yanına assassin karakter seçerim vs. Denk geldiğimiz başka online oyunlarda da İlker tam tersini yapabilir. Far Cry 5’i co-op oynarken ben sniper takılırım, o da ortalığı helikopterle dağıtır falan. Her zaman uyum halindeyizdir. Yani partnerlik demek, hem onun sevdiği detayları öğrenmek hem de sevmediklerine karşı tetikte olmak demektir. Bu yüzden partneriniz aslında imrendiğiniz ve onu geçmeyi hedeflediğiniz çok özel rakiptir.

Rakip, sadece olumsuz olarak düşünülmemeli. Bazı rakipler sizin için idol’dür ve onun gibi olmak isterseniz. Bazılarından ise hiç hoşlanmazsınız, amacınız onu yenmektir. Aradaki ince çizgiyi anlamak çok kolay. Bu nedenden sevgilinizi mutlu ettiğinizde, siz de mutlu oluyorsanız zaten gerisi çorap söküğü gibi gelecektir. Oyun konusunda hangi türden olursa olur, siz o türden nefret bile etseniz sevgiliniz için birkaç saatinizi feda etmeniz aranızdaki ilişkiyi güçlendirecektir.

Sevgili İle Oynanmaması Gereken Oyunlar – KKG Özel #2

Amacımız mutlu olmak

Aslında her şeyde asıl amaç mutlu olmak. Kendimiz gibi düşünen birini hayatımızda istemek, ona aşık olmak, onunla zaman geçirmek herkesin en büyük isteği. Tabii ki normal koşullarda aslında herkes için mükemmel eş, bir şeylerde gizleniyor.

Hatun veya erkek fark etmez amaç, ortak paydada mutluluğu yakalamak. Kazanmak veya kaybetmek, bunun sonucunda da nasıl hareket edebileceğimizi bilmek önemli. Eğer partnerinizle oyun oynamak, onunla kaybetmek veya onunla kazanmak istiyorsanız zaten co-op oyunlara alışmak zorundasınız demektir. Ek olarak partneriniz oyuncu değilse ve siz de oyun konusunda fazla zaman harcıyorsanız, vay halinize. Zira eninde sonunda taraflardan biri, özel hayatında bazı şeylerden vazgeçecek anlamına gelir. Ancak bunu, kötü sonuçlanıyormuş gibi düşünmeyin. Bazı insanların, sevdikleri için ne kadar değiştiğini görseniz kendiniz bile şaşırabilirsiniz.

İşte tam bu noktada partnerinizin sevdiği oyun türlerini sevmiyorsanız, kendinizi biraz olsun zorlama vaktiniz gelmiştir. FPS sevmemek (ben mesela sevmem ama Rainbow Six Siege’i at gibi oynarım), macera oyunlarından haz almamak (İlker hiiiiç sevmez, iyk falan yapar) gibi durumları sesli dile getirirken doğru kelimeleri seçmek önemlidir. Tekrar etmekte fayda var: erkek veya hatun fark etmez, sevdiğiniz oyun türlerini partnerinizle mutlaka paylaşın. Sevmeseniz birle 1-2 saat ona ayırmak, aranızdaki ilişkiyi güçlendirecektir.

Ben yazmaktan bıkmam ama siz okumaktan bıkarsınız, o nedenden şimdilik yazımızı burada sonlandırıyorum. Yakında tekrar görüşeceğiz.

Karıkoca Kavgası #1 – MMORPG Kafası da Nedir?
Ceyda Doğan Karaş
86 doğumlu. Evli, mutlu, Tauren'li. Star Wars, Doctor Who, Yu-Gi-Oh ve Blizzard delisi. 93'ten beri video oyunlarıyla fazla uğraşıyor ve hayatı onların üzerine şekilleniyor. Korku, macera, psikoloji kitap ve animelerine bayılıyor. Koyu Beşiktaş taraftarı ve cosplay organizatörü. Ayrıca cosplay, vazgeçemediği hobilerinden sadece birisi.

World of Warcraft: Battle for Azeroth Beta Kod İsteyenleri Böyle Alalım

Previous article

Hunt: Showdown İçin 2.1 Güncellemesi Detayları

Next article

You may also like