By 
E3 2017’de duyurulan ve heyecanla beklenen A Way Out, konsept olarak ayakta alkışlanmayı hak eden nadir oyunlardan. Co-op olarak deneyimlenen oyunumuzda sistemli, duyarlı Vincent’ın yanında sinirli ve çabuk atarlanan Leo isimli iki karakteri kontrol ediyoruz. Mantık ise çok basit: kaçabilmek.
Hikaye
Spoiler olmaması adına oyunun hikaye kısmında fazla değinmeyi düşünmüyorum. Tabii bilmeniz gereken en önemli kısım hapishaneden kaçmaya çalışırken çeşitli ilişkilerimizi düzeltmek ve bunun doğrultusunda mutlu sona ulaşmak. Leo ve Vincent birbirlerini aslında kısa süre önce tanımalarına rağmen birbirlerini kollamaktan geri kalmıyor. Tabii bunun ardında sevgi mi yoksa çıkar ilişkisi mi var orasını sürpriz olarak bırakayım.
Oynanış
A Way Out’un oynanışı, sinematik detaylarla süslenmiş. Bu da bizi sanki başarılı bir film izliyormuş gibi etkiliyor. Oyunun türünden gelen aksiyon ve macera öğeleri, bizi bol bol seçimlerle süslü ilginç sonlara sürüklüyor. Bu kısımda dikkat etmek gereken asıl olay diyaloglar. 7 saatlik oynanışta hikaye oldukça detaylı ve etkileyici işlenmiş. Şöyle ki oyundaki birden fazla farklı sonun olması, bizi tekrar oyuna dönmeye sürükleyebiliyor. Hani 7 saat az diyorsanız, farklı sonlar bize çeşitli seçenekler sunabiliyor. Ek olarak oynanış 7 saatten fazla olsaydı, muhtemelen sıkardı. Zira oyunu sadece co-op oynayabiliyoruz.
Ek olarak eğer A Way Out’a sahip başka bir arkadaşınız varsa, siz de yanına sırnaşabilirsiniz. Ne de olsa co-op dışında oynamak mümkün değil. Tabii aranızda anlaşmanız da önemli, hikayeyi isteseniz bile tek başınıza bitiremezsiniz.
Oynanış sadece git ve şu görevi yap kafasındaki basit macera oyunlarından ibaret değil. Kulak toplamak veya birilerini kesmekle uğraşmıyoruz. Onun yerine kimi zaman balık tutuyor, kimi zaman bir araba kovalamacasında pencereden kendimizi dışarı sarkarken bulabiliyoruz.
Muhtemelen oyunda göze çarpan tek negatif kısım karakterlerin kontrolü, zaman zaman ağırlaşıyor. Şöyle ki gizlilik kısmı özellikle bir veya iki kez önemli bir mesela haline geliyor. Bir yerlerden kaçma konusunda az daha gizlilik noktası öne çıksaydı, fena olmazdı.
Grafik
Brothers – A Tale of Two Sons’ın (Hazelight) yapımcılarının geliştirdiği oyun, Unreal Engine’ın nimetlerinden yararlanmış. Daha incelemenin başında belirttiğim gibi sinematik oynanışıyla gerçekten etkileyici grafiklere sahip.
Oyunun tarzı gereği nadir zamanlarda karakterler farklı ekranlarda görünüyorlar (split-screen). Kamera açısı olabildiğince karakterlerimizi bir arada tutmaya çalışıyor ve odak konusunda sıkıntı yaşamıyor. Split screen konusunda farklı aksiyonlar gereği kimi zaman yun arkadaşımızdan ayrılabiliyoruz. Ancak bu kısım kesinlikle rahatsız edici düzeyde değil. Sevgili Hazelight, co-op deneyimini mükemmelleştirmek için elinden geleni yapmış.
Sonuç
Kısacası A Way Out, co-op deneyimi ve hikayesindeki etkileyiciliği ile arşivlenmeyi hak eden oyunlardan biri olmayı başarıyor. Tabii co-op kısmında başka seçeneğimizin olmaması bazılarınızın canını sıkabilir. Ek olarak birkaç ufak tefek diyalog, bug sorunlarının olması da sıkıcı konulardan biri ve seçim konusunda biraz daha sert veya cazalandırıcı olsaymış, oyun tadından yenmezmiş.
Her şekilde birkaç kusurunun yanında A Way Out, barındırdığı etkileyici oynanış mekaniğinde zamanınızı hak ediyor.
