By 
Konu açık dünya olunca ve içerisine bolca rpg eklenince beklentilerimiz bellidir: leziz atmosferin sağlam hikayeyle süslenmesi. Nine Dots Studio‘nun geliştirdiği Outward, RPG kısmında türünü sevenleri bir noktada tatmin etmeyi başarsa da açık dünya olunca, ortalık karışmış gibi duruyor.
PC platformu için Epic Games Store‘dan temin edebileceğimiz oyun, kimi zaman haydutlar tarafından kaçırılmayı veya kurtların peşinizi bırakmadığı aksiyonlara bile sahip. Ayrıca bolca da büyü eklenince, canınızın sıkılması imkansızmış gibi görünebilir. Outward, özünde davetkar bir oyun değil ve açık havadaki birçok RPG’nin de olduğu gibi çok eğlenceli olamıyor. Fikir olarak her şey cezbedici, ancak oyun sanki başka bir çağdan kopmuş gibi hissettiriyor. Bu hissiyat da grafik kısmında çokça pürüzlere sahip.
Outward evrenine dalacaksanız, sabrınıza güvenmeniz şart. RPG standartlarında alışık olduğumuz konfordan tamamen sıyrılan oyun, hızlı yolculuk konseptini temelinden kaldırmış. Bir görevde birden çok bölgeyi geçmeniz istendiği zaman, çokça yürümeye hazırlıklı olun. Oyunun sihir sistemi, en temel büyüden başlıyor ve aşamalı ritüeller olarak devam ediyor. Yolculuk aşamasında karakteriniz kötü yiyeceklerden etkilenebilir, soğuk havalarda hasta olabilir veya bir dövüş sırasında kötü enfeksiyon kapabilir. Daha kötüsü ise Outward quicksave ve quickload sistemlerine sahip değil. Bu noktada hatalarınızın sonucuna katlanmak ve oyuna devam etmek zorundasınız.
Outward’da bir kahraman veya seçilmiş kişi değiliz. Sadece maceraya çağırılan basit bir köylüyüz ve daha eğlencelisi ise boğazımıza kadar borca batmış durumdayız. Birkaç saat içerisinde başarılı savaşçı moduna girmek mümkün, ancak Outword farkında varmadan sağ gösterip sol vurabilecek oyunlardan. Çoğu zaman kendinizi ilk kez adım atmaya çalışan çocuk veya kocaman çanta altında eziliyor gibi hissedersiniz.
Hazır çanta demişken garip bir şekilde, sırt çantaları Outward’ın asıl kahramanı. Her şeyimiz çantamıza bağlı ve çok önemli. Çantalar, farklı boyut ve tiplerde oluyorlar. Bazılarında çok fazla saklama alanı mevcut, ancak savaşı yavaşlatacak kadar da tuhaflar. Diğerleri hafif manevra kabiliyeti için alım satım envanter alanına sahip. Oyunda ilerlemenin anahtarlarından biri, sağlam sırt çantası bulmak. Outward, açık dünya deneyimi markası, RPG elementlerini hayatta kalma unsurlarıyla harmanlamakta. Herhangi bir anda, karakterinizin açlığını, vücut sıcaklığını, görevini, sağlığını ve dayanıklılığını dengelemeniz gerekir. Zindanları keşfederken, malzemelerinizin (yemek pişirme, işçilik ve ilk yardım malzemesi gibi) yeterli miktarda sahip olduğunuzdan emin olmak için çok zaman harcamayı beklemeniz gerekir. Hayatta kalmayı öğrenmek, kesinlikle kolay bir iş değil ve ceza sistemi de çok hızlı işlediği için dikkatli olmak adına sezgilerinizi açmanız gerekir.
Çoğu RPG’nin aksine Outward’daki en basit düşmanlar bile ciddi hasar verebilir. Oynanışta bu yüzden tuzakları döşemek, teller kurmak genellikle işe yarar ve düşmanlara saldırmadan önce iksir içmek de önemli. Savaşma kısmı fazla kalitesiz hissettirdiği için, düşmanlarınıza mümkün olduğunca fazla zarar vermek en mantıklısı olacaktır. Outward’ın özellikle yakın dövüş kısmı, fazla değişken ve kesin olmayan bir his veriyor.
Saldırınızı genelde planlamanız çok önemli. Mesela; haydut devriyesinde gizlice dalmak ya da bir canavarı tuzağa düşürmek, birkaç tuzak kurmak ve hedefinizi onlara doğru ok yağmuru ile çekmek heyecan verici olabilir. İki vuruşta aşırı güçlenmiş bir düşman tarafından engellenmek, sadece bilinçsizce vurulmak ve harita üzerinde rastgele bir noktaya düşmek ise işin en korkunç kısmı. Outward, oyuncuların hepsini planlama ve hazırlama konusunda cesaretlendirmek gibi bir amaca hizmet ediyor.
Outward’ın dört ana mekanı, üç farklı grubun hikaye zincirine ev sahipliği yapıyor. Bir görevi tamamladıktan sonra dünyayı dolaşmak veya seçilen hikayenin yolunda ilerlemekte özgürüz. Tüm oyun, tek başına veya işbirliği içinde deneyimlenebilir. Her ne kadar çokça cezalandırıcı ve zor olduğunu düşünsek bile yapımcı firma, en azından jest yapmayı da unutmamış. Oyunda araştırılacak çok sayıda zindan, kalıntı ve mağara var.
Bir bütün olarak ele alındığında Outward, pratik kısımda “kült klasik” diye bağırıyor ancak bunu fazla zorlama yapıyor. Zamanının gerisinde kalan grafik detayları, oynanışı etkileyen bug’lar çoğunuzun canını sıkabilir. Açık dünya olduğunda içerisi dolu oyunlar beklersiniz, en azından canlı veya cansız dümdüz bir ovada koşmak yerine aksiyon olsun istersiniz. Bu aksiyonun temelinde illa savaş olmak zorunda değildir; koşan hayvanlar, muazzam bir manzara, rüzgarın yön verdiği buğday tarlası ve daha nicesi. Oyun, ne yazık ki karakteri koştururken sanki çöl havasındaymış gibi hissettiriyor. Bu noktada ise “zor oyun yapalım, açık dünya olsun” fikri yeterince canlı olamıyor.
Her şekilde belirli bir sayıda oyuncu türü için (açık uçlu alanlarda koşmak adına sinir bozucu anlarla uğraşmayı sevenler) Outward, ortalama sonuca sahip ve şans verilebilecek isimlerden. Beklentinizi yükseltmeyin yeterli.
