2K Games geçtiğimiz ay beklenmedik bir sürpriz yaparak, bütün Mafia serisini yenilenmiş şekilde tekrar satışa sunacağını duyurmuştu. Neredeyse 20 yıl önce çıkmış olan ilk Mafia oyunun Mafia III oyun motoru ile baştan yapılması, serinin hayranlarını sevindiren bir haber oldu. Duyurulan Mafia Trilogy paketi ilk oyuna ek olarak, yeni nesilde ilk defa piyasaya çıkan Mafia II Definitive Edition ve çıkışının üzerinden yaklaşık 3.5 yıl geçmiş olan Mafia III Definitive Edition’ı da içinde bulunduruyor.
İlk Mafia oyununun yenilenmiş hali Ağustos ayında piyasaya çıkacak. İkinci ve üçüncü oyunun Definitive Edition sürümleri ise oynanabilir durumda. Mafia II Definitive Edition hakkındaki düşüncelerimi şu yazıdan okuyabilirsiniz. Bugün ise Mafia III Definitive Edition ve bu versiyonun getirdikleri hakkında konuşalım.
Vietnam Savaşı’ndan Çıkıp İtalyan Mafyası İle Savaşa Giren Lincoln Clay
Mafia 3, ilk iki oyundan alışkın olduğumuz İtalyan asıllı geleneksel mafya öykülerden farklı bir hikaye ile geliyor. Afro-Amerikan bir asker olan Lincoln Clay’i kontrol ederek, Haiti mafyası ile olan sorunları konusunda, ailemize yardım etmeye çalışıyoruz. Bir süre sonra İtalyan mafyasının dahil olduğu hikaye, intikam peşindeki Lincoln’un çeşitli insanları bir araya getirmesi ile devam ediyor.
Lincoln Clay ve çevresindekiler arasında geçen hikaye kesinlikle ilginç bir seçim. Özellikle şu sıralar iyice öne çıkan ırkçılık konularına da değinen oyun, sert yorumlar yapmaktan çekinmiyor. Alışık olduğumuz mafya hikayelerinden farklı bir içerik ile gelen Mafia III, konu açısından en ilginç Mafia oyunu olabilir.
Neredeyse 4 yaşına girecek olan oyunun Definitive Edition sürümünde, hikaye olarak hiçbir yenilik bulunmuyor. Definitive Edition’ın getirdiği tek yenilik, daha önce ayrı satılan DLC paketlerinin de ücretsiz olarak gelmesi. Farklı karakterlerin kontrolünü bize veren 3 farklı DLC paketi ile yeni hikayelere ulaşabiliyoruz.
Zaten Güzel Gözüken Bir Oyunu Ne Kadar Geliştirebilirsiniz?
Bir oyunu “Definitive Edition” adıyla tekrar piyasaya sürünce, insan yeni bir şeyler olmasını bekliyor. Mafia II’nin yenilenmiş versiyonunda grafikleri elden geçirip, yeni nesile daha temiz grafikler ile getirdiklerini biliyoruz. 10 yıllık oyunu yeni nesile daha düzgün grafikler ile getiren Hangar 13, 4 yıllık Mafia III konusunda iyi bir iş çıkarabilmiş mi gelin bakalım.
Mafia III’ün görsel alanda çok kötü olmadığını biliyoruz. Definitive Edition ile zaten güzel olan görseller üzerinde çeşitli geliştirmeler yapılmış. İlk bakışta fark etmesi zor olabilir ama karakter modellemeleri ve çevre çok daha gerçekçi gözüküyor.
Oyunun performans açısından gayet iyi bir iş çıkardığını söylemem gerek. Bazen aynı anda çok fazla olayın gerçekleştiği ekranlarda küçük takılmalar yaşansa bile, oynamaya engel olacak herhangi bir sorun yaşamıyoruz. Karakter hareketleri ve animasyonlar oldukça güzel gözüküyor.
Ben oyunu normal bir Playstation 4 konsolunda oynadığım için, 4K çözünürlükte tecrübe etme şansım olmadı. Daha önce Mafia III’ün orjinal versiyonuna gelen bir güncelleme ile eklenen 4K ve HDR desteği Definitive Edition’da da bulunuyor. İlginç olan ise, normal versiyonda sorunsuz olan bu özelliğin, Definitive Edition’da düzgün çalışmaması. Oyuna gelen bir güncellemenin ardından hem Xbox One X hem de Playstation 4 Pro konsollarında 4K desteği iptal olmuş durumda. Yayıncı 2K konunun farkında olduklarını ve üzerinde çalıştıklarını söylüyor. Can sıkıcı bir durum.
Açık Dünyada Çete Aktiviteleri
Mafia 3 ilk iki oyunun toplamından daha büyük bir haritaya sahip olan New Bordeaux şehrinde geçiyor. Lincoln Clay olarak açık dünyada serbest bir biçimde dolaşıp çeşitli aktivitelere katılma şansı buluyoruz. Özellikle ikinci oyunun en büyük sıkıntısı olan, açık dünyanın bir yerden öbürüne gitmek dışında bir işe yaramaması durumu burada nispeten azalmış durumda.
Karakter kontrolleri ilk iki oyuna göre daha akıcı. Siper alırken daha seri hareket edebilen karakterimiz ve geliştirilmiş çatışma mekanikleri sayesinde mücadeleler daha keyifli hale gelmiş. Yakın zamanda Mafia II Definitive Edition’ı tekrar oynadığımdan, çatışma mekaniklerinin ne kadar geliştiğini açıkça görebiliyorum. Gerçi yapay zekanın biraz sıkıntılı. Bazen düşmanlar ne yapacağına bile karar veremiyor. En azından burada bir geliştirmeye gidilseydi diye iç geçirdim.
Oyunda gizlice ilerleme seçeneği de var. İsterseniz kimseye fark ettirmeden bir yerlere girip, görev tamamlamanız mümkün. Ben gizlilik konusuna çok sıcak bakmadığım için, bu özelliği pek kullanmadım. Yani düşmanı ıslık çalarak bir yere yönlendirip orada öldürebiliyoruz ama yapay zeka kısıtlı olduğundan, bir süre sonra kafasına sıkıp geçerim diyor insan. Zaten elimizde yeterince ekipman ve oldukça güzel hale gelmiş bir dövüş sistemi var. Silahlarımızı konuşturmak daha iyi bir seçenek.
Mafia serisi araç kontrolü konusunda her zaman güzel bir iş çıkarmıştır. Bu oyun da aynı başarıyı göstermeyi başarmış. Neredeyse her aracın sunduğu sürüş tecrübesi farklı. Oynarken araçların ağır ve zor kontrol edildiğini söyleyenler olmuş, bu çok normal. Sonuçta eski araçları kullanıyoruz ve yolda yağ gibi kayıp, kusursuz dönüşler yapmasını beklememek gerekiyor. Açık dünya oyunlar arasındaki en iyi sürüş tecrübelerinden birisine sahip diyebilirim.
Ana hikaye görevlerinin yanı sıra, hikayede belli bir ilerleme kaydettiğinizde açılan yan görevler, önceki oyunların en büyük eksiklerinden birisini kapatıyor. Yan görevler sayesinde karakterimizin bölgedeki patronlar ile olan ilişkisi gelişiyor. Bu da oyun içerisinde kullanabileceğimiz daha fazla özelliğe ulaşmamızı sağlıyor. Oyun içerisinde farklı yan aktiviteler de bulunuyor. Çeşitli koleksiyon eşyaları toplayabilir ve bölge yöneticilerini devre dışı bırakacak aktivitelere dahil olabiliriz.
Mafia III’ün en büyük sorunu tekrar sıkıntısı. Hep aynı şeyi yapıyormuş gibi hissediyoruz. Şehrin bir bölgesine gidip olay çıkarıyor, bir şeyler çalıyor ve bölgenin patronunu dövüyoruz. Bölgede iş bitince ise bir sonraki yere geçip aynı şeyleri yapmaya devam ediyoruz. DLC görevleri, özellikle son çıkan Sign of the Times sayesinde bu durum biraz toparlamış olsa da, can sıkıcı bir durum.
Irkçılığın Zirve Yaptığı Dönemlerde Yaşamak
Mafia III’ün en güçlü olduğu alanlara geldik. 60’lı yılların sonlarında geçen oyun, dönemi yansıtma konusunda oldukça başarılı. Amerika’da ırkçılığın tepede olduğu dönemlerde siyahi bir karakterin kontrol ediyoruz ve oyun bunu bize hissettirmeyi başarıyor. Gittiğimiz mahalleler, şehrin hangi kısmında olduğumuzu bize hatırlatacak şekilde düzenlenmiş. Dükkanlar ve insanlar bulunduğumuz yere göre değişiklik gösteriyor. Bazı dükkanların ırk ayrımı yaptığını, kapılarındaki uyarılardan anlayabiliyoruz. Eğer bu tür bir dükkana girip, uyarılara rağmen içerde kalırsak polis çağırıyorlar. Evet Amerika özgür bir ülke ama “o kadar da” özgür değil.
Atmosfer konusunda şikayet edebileceğim bir nokta var. Şehirdeki boşluk hissiyatı hala daha duruyor.Tamam, mahalleler arasında farklılıklar var ve artık etrafta yapılacak daha fazla şey var ama hala daha o boşluk hissini üstünden atamıyor. Bilmiyorum, belki de bunu daha iyi yapan oyunlar gördüğümüz için öyle geliyordur.
Oyunun orjinal müzikleri muhteşem. Jesse Harlin ve Jim Bonney tarafından hazırlanan albüm kesinlikle çok başarılı. Belki de bu tür müzikleri sevdiğim için abartıyor olabilirim ama oyun içinde dinlemenin kesmeyeceği müziklerden bahsediyoruz. Zamanında Mafia III Collector’s Edition içinde bulunan plağı kaçırdığım için çok üzülmüştüm. Tekrar oynarken yine aklıma geldi, yine üzüldüm. Oyunda kullanılan lisanslı müzik seçimleri, Vietnam Savaşı dönemi müziklerine aşina olanların yabancılık çekmeyeceği türden. The Rolling Stones, Johnny Cash, Jimi Hendrix ve Creedence Clearwater Revival gibi sanatçıların eserlerinin de arasında bulunduğu 101 şarkıdan oluşan bir albüm var. Klasik rock, country, soul ve blues türünü bir araya getiren albüm, bir şarkı yüzünden direksiyonu başka yöne kırarak, görevleri ertelemenize sebep olabilir.
Oyun sesler konusunda da oldukça başarılı. Hem seslendirme hem de oyun içi seslerde oldukça iyi bir iş çıkarılmış. Çatışmalarda kullandığınız silahların her biri kendine has bir sese sahip. Mantar tabancalar sıkarak gezdiğimizi hissetmiyoruz. Mafia II’de karşılaştığım “ara videolarda tek kanal üzerinden ses gelmesi” gibi problemler bu oyunda yok.
Definitive Edition’a Gerek Var Mı?
Dikkat ettiyseniz yazının büyük bir çoğunluğu Mafia III incelemesi olarak geçti. Definitive Edition sürümü çok da büyük değişimler getirmiyor. Oyun zaten 4 yaşına bile basmamış, 4K ve HDR desteği bir güncelleme ile gelmiş. Ekstra ne sunabilirsiniz ki? Birkaç grafik güncellemesi ve DLC paketlerinin bir araya toplanması dışında çok büyük bir artısı yok.
Mafia II incelemesi için yaptığımız hesaplamayı bu oyun için de yapabiliriz. Oyunun tek başına fiyatı 199 lira iken, Mafia I Remake ve Mafia II Definitive Edition içeren Mafia Trilogy paketi 374 lira. Yeni almak isteyen oyuncular sadece Definitive Edition’ı satın alabiliyor. Oyunun orjinal versiyonuna sahip olanlar ise, DLC paketleriyle birlikte sunulan yeni sürüme ücretsiz olarak yükseltiliyor. Normal oyun üzerine indirilen 10 GB güncellemenin yanı sıra, Playstation Store üzerinden diğer DLC paketlerini hesabımıza ekleyebiliyoruz.
Eğer seriye ilk defa giriyorsanız Mafia Trilogy alıp, Mafia III motoruyla yapılan ilk oyun çıkana kadar bu oyunu oynayabilirsiniz. Tekrar eden ve bu yüzden tempoyu çok düşüren ara görevleri görmezden gelebilirseniz, çok güzel bir hikayeye şahit olacaksınız. Sadece Mafia III Definitive Edition satın almak istiyorsanız, bu oyunun 200 lira etmeyeceğini söyleyebilirim. Biliyorum mafya temalı çok fazla oyun yok ama, açık dünya olan daha iyi alternatifleri, daha ucuza bulmak mümkün. En azından indirime girmesini beklemekte fayda var.
Sonuç: Irkçılık ile ilgili konularda da sözünü sakınmayan, oldukça güzel bir hikayeyi, tekrar eden sıkıcı etkinlikler ile baltalayan bir oyun. Harika müzikleri ve tatmin edici bir dövüş sistemi ile, Mafia Remake’i beklerken vakit ayırmaya değer bir oyun. Ama neredeyse hiç değişiklik yapılmadan bir araya getirilmiş paketlerden oluşan Definitive Edition için “Ne gerek vardı?” diye düşünmeden edemiyorum.