- 22paylaşım
- 22Facebook
- 0Twitter
Süper kahraman filmleri arasında belki de EN ÇOK beklenen isimlerden olan Avengers: Endgame, kimi zaman boğazınızı yakıyor kimi zaman da yüzünüzdeki gülümsemeyi arttırıyor. Peki üç saatinizi hak edecek kadar başarılı mı? Yoksa Infinity War’ın gölgesinde mi kalıyor?
İki sorunun cevabını “derinlemesine” düşünecek olursak, ucundan “evet” demek zorundayım. Hop! Hemen üzülmece, kızmaca yok. Sonuçta çok uzun süredir bu anı bekliyoruz. Fragmanlarda suratımıza vurulan ve “kesin ölecek” dediğimiz isimlerin kaderlerini merak ediyoruz. Maksimum özetle, sıfır spoilerlı yazıma hoş geldiniz. Spoiler isteyenlere özel birkaç vuruş da saklıyorum merak etmeyin ancak şimdilik sadece filmin izlenmeye değer olup olmadığı konusunu tartışacağız. Eğer Avengers serisini izlemediyseniz, yazıyı direkt terk etmenizi öneririm çünkü filmin konusu bile sizin için spoiler demektir.
Kişisel olarak ne kadar sevsem de Marvel evrenine genelde uzak kaldım. Ancak severek izledim ve en önemlisi filmlerdeki karakterlere hayat veren isimlere saygım var. Chris Evans ve Scarlet Johansson, Chadwick Boseman ve Robert Downey Jr., Zoe Saldana ve Jeremy Renner gibi sanatçıların çalışmalarını inanılmaz önemsiyorum. Bu insanların hepsi MCU filmlerinde müthiş, hatta daha az müthiş olmakla kolayca başa çıkabildiklerinde bile. Endgame’i izlerken sesli bir şekilde “beklentim yok, heyecanlı değilim” desem de aslında içten içe filme önem verdiğimi fark ettim. Bunun nedeni 10 yıllık epik savaşa veda etmenin hüznü.
Avengers: Endgame Konusu
Film, Hawkeye ve ailesinin sevimli piknik havasıyla açılıyor. Her şey mükemmel giderken Thanos parmaklarını şıklatıyor, Dünya nüfusunun yarısını yok ediyor ve geçiş Hawkeye’ın ailesinin yok olduğu sahneyle tamamlanıyor. Avengers Infinity War’un ardından birçok kahramana ve hatta milyonlarca insana veda ettik. Thanos’un istediği olmuş, Sonsuzluk Eldivenini kullanmıştır ve küle dönen bedenlerin bedelini geriye kalanlar acılarıyla yaşatmaya çalışmaktadırlar. Herkesin bir kaybı vardır. Nick Fury, Örümcek Adam, Black Panther, Bucky Barnes, Groot, Scarlet Witch, Vision, Star Lord, Maria Hill, The Wasp, Doktor Strange, Gamora, Drax ve Mantis gibi isimlerin tamamı yok olmuştur. Gamora’yı Ruh Taşı için feda eden Thanos, huzurlu bir hayat kurmak adına bir portal açarak başka gezegene yerleşmiştir. Kaptan Amerika, Hulk (Bruce Banner), Black Widow kendi yaslarının acısıyla kavrulurken, Tony Stark ve Nebula aynı anda uzay boşluğunda bir gemide esir kalmışlardır. Daha kötüsü ise bulundukları geminin oksijeni tükenmek üzeredir. Bu sırada Ant-Man, mucizevi bir şekilde kurtulmayı başarır ancak ailesinin bazı fertlerini kaybetmiştir. Tabii tüm ekibin bilmediği, Ant-Man’in geriye kalan tüm Avengers ekibine umut ışığı verecek bir fikri olmasıdır.
Avengers: Endgame İzlemeye Değer Mi?
Konuyu hiç uzatmayalım, direkt sadede gelelim. Daha önce Marvel filmlerini izlediniz mi? Beğendiniz mi? O zaman durduğunuz hata. 3 saatlik maceraya hazır olun. Çok sıvı tüketmeyin, yanınıza da atıştıracak bir şeyler alın yeterli. Aksiyon, macera, dram derken çokça duyguyu aynı anda yaşatan filmde şok edici görüntülere de şahitlik edeceksiniz.
Avengers ekibinin trajedi ardından bir araya gelip çalışma isteği, araştırmaları, bu araştırma sırasındaki başarısızlıkları derken tabii ki planları istedikleri gibi gitmeyince, her karakterin kaderinde farklı dokunuşlar ortaya çıkıyor. Bu noktada beklediklerinizi bir kenara bırakıp, tahmin yürütmeyin. Ne de olsa zaman kavramı, çok karışık ve oynanabilecek basit oyuncaklardan biri değildir. Aksine zaman çizgisi fazla hassastır ve kazanmayı düşünürken, kaybınız çok daha büyük olabilir. Doğal olarak kaybettiklerini unutmaya çalışan ve bunu bir noktada başaran kahramanlarımız da var. Tony Stark’ın kişisel hayatına dönmesi, Bruce Banner’ın “gelişmeye” çalışma çabalarının meyve vermesi, Thor’un yeni “formu” derken sürprizlerle karşılaşacağınızdan emin olabilirsiniz. İşin güzel kısmı ise karakterler arasında geçiş yapılırken konunun havada kalmaması, sahne kesintisinin olmaması ve filmin tam kıvamında devam ettirilmesi.
Yeri gelecek yeni yüzlere merhaba derken, kimi zaman eski isimleri tekrar görmenin mutluluğuyla dolacaksınız. Hatta eski filmlerdeki bazı gizem perdelerini aralayacaksınız. İsimler, mekanlar, hitaplar ve dahası. Çok çeşitli göndermelerin yer aldığı Avengers: Endgame, artıları kadar izleyiciyi soru işaretleriyle dolduran birtakım olaylara da sahip. Bu noktada spoiler vermeden konuyu aktarmam imkansız, film çıkışı konuşalım gençler. Karakterlerden özellikle hunharca parıldayan veya çok geri planda kalan isimler de mevcut. Üzücü kısım da tam olarak burada başlıyor. Hem kaderi belli olmayanlar, hem de mükemmel şekilde hayatındaki gidişatı gösteren isimler var.
Filmin en güzel kısmı, çok temiz veda etmesi. Şimdiden belirteyim, filmde farklı bir son veya devam filmi kafasında gönderme mevcut değil. Gelecek diğer Marvel filmlerinde, akıllardaki soruların giderileceğini umut ediyorum. Her şekilde bir noktada belli olan sonla karşı karşıyayız, bu da doğal olarak eksikliği suratımıza vuruyor. Açıkçası Avengers: Infinity War’da çok daha fazla heyecan ve şok edici olaylarla karşılaşmanın ardından Endgame daha geri planda kalmış gibiydi.
Filmin tamamı gerçekten büyük ve nefes kesici, izlerken bacaklarınızın ne ara uyuştuğunu fark edemiyorsunuz bile. Filmin ilk 80 dakikası boyunca büyük bir eylem dizisi yok ve dünyayı kurtarmanın tek yolunun zaman yolculuğu olduğu ortaya çıkınca benzer yöntem olan Scott Bakula, Michael J. Fox ve Austin Powers akıllara geliyor. Tabii yönetmen koltuğunu paylaşan Anthony ve Joe Russo, en azından araları doldurmayı başarmış. Hatta üzerine, hüzün ve mutluluğu bir arada sunan leziz kremasını eklemekten de geri kalmamış.
Ne olursa olsun Avengers: Endgame, beklenen tutkuyu yaşatıyor. Fikir ayrılıklarına sahip olsa bile gaza getiren noktalarıyla seriye başarılı bir şekilde veda ediyor. Cesur bir son için minnettar olmak gerek. Bundan sonrasında izlediğimiz hiçbir Marvel filmi, eskisi gibi olmayacak çünkü maskeler ve pelerinler gözyaşlarıyla boyandı.
SPOILER
Son olarak aslında çok önemli ancak muhtemelen çoğunuzun gözünden kaçacak bir isim de filmde yer alıyor: Harley Keener. Iron Man 3’ten tanıdığımız ve Ty Simpkins’in hayat verdiği karakterin de Endgame’de yer alması, çok güzel bir dokunuş olmuş.