- 84paylaşım
- 84Facebook
- 0Twitter
Tamam tamam uzatmıyorum, hemen de kızıyorsunuz 🙁 Ghost in the Shell’in 2017 yapımlı 31 Mart günü vizyona giren filminde Scarlett Johansson (Binbaşı – Motoko Kusanagi) ve Pilou Asbæk (Batou) daha önce Lucy’de (2014) olduğu gibi bu filmde de birlikte rol alıyorlar. Filmin yönetmeni Rupert Sanders (helal olsun sana beee!). Başrollerde ayrıca Takeshi Kitano (Daisuke Aramaki), Juliette Binoche (Dr. Ouelet), Michael Pitt (Kuze), Chin Han (Togusa), Danusia Samal (Ladriya), Lasarus Ratuere (Ishikawa) yer alıyor.
Filmde gözünüze çarpan ilk detay, görseller. Tek kelime ile efsane. Animedeki benzer sahneleri öne çıkartan filmde oyuncular da bir o kadar mükemmel. Açıkçası Scarlett olacak, film bir halta benzemeyecek diyen diller kopsun diyorum, başka bir şey demiyorum. Hatun, role çok güzel bürünmüş ve yürüyüşü, mimikleri adeta Motoko’yu yanınızdaymış gibi hissettiriyor. Bunun yanında diğer övgüyü hak eden iki isim ise Kuze rolüyle Michael Pitt ve Batou rolüyle Pilou Asbæk. Özellikle fiziksel, mimik, konuşma ve hareketler konusunda Batou’yu daha iyi bir başkası canlandıramazdı diye düşünüyorum. Kuze konusu ise ayrıca başarılı. Spoiler olmaması adına Kuze’yi görmeniz daha yerinde olacaktır. Çünkü tarif edeceğim herhangi bir detay, size spoiler demektir ve ben de bunu vermek istemiyorum. Togusa, Ladriya ve Aramaki karakterleri ise bizim mükemmel ikiliye oranla, film boyunca Batou’dan birazcık daha az görülüyorlar.
Film ile anime birebir aynı değil. Ufak tefek değişiklikler mevcut ancak bunlar filme o kadar güzel yedirilmiş ki maksimum 1 fark, sizi rahatsız edecektir diye düşünüyorum. Lanet olsun ki o da spoiler olabileceği için farkları da yazamıyorum… Bu arada animeyi izleyip, bilip de film nasıl olmuş diye gidecek olan dostlar; Mira ismine takılmayın lütfen. Bazı şeyler çok belli, sırf “kötülemek” için yapılan yorumlara aldanmayın. Olur da izledikten sonra muhabbetini çevirmek isterseniz, beni nasıl bulacağını biliyorsunuz; sosyal medya candır, sayfamıza misafir olun.
Filmi mutlaka 3D ve IMAX olarak izlemelisiniz. Yavaşlatılmış sahneler, devasa bina tasarımları, savaş sahneleri, arka sokaklar, kalabalık şehir, Binbaşı’nın kostümü ve daha nice detayı, koca perdede izlemek inanılmaz bir keyif. Normalde 3D filmlerden hiç hoşlanmam ancak bu sefer bu fikrimi kıran Ghost in the Shell’e teşekkür etmeyi bir borç bilirim.
Film, seriyi bilenler ve hayranları için insanın içini titreten sahnelerle dolu. Hele ki ilk Major yani Binbaşı’nın sibernetik olarak yeniden doğuş sahnesi inanılmaz! Kapanış sahnesi de ayrıca mükemmel. Filmi fazla övdüğümün farkındayım. Açıkçası uzun süredir bu kadar iyi uyarlama bir film izlemedim. Bu yüzden sevincimi maruz görün. Tabii ki her şeyi bir kenara bırakırsak, türünü sevmeyenler için bu film, büyük işkence olacaktır. Ne de olsa altında yatan felsefe, herkesin hoşuna gidebilecek detaylarla süslü değil. Film mükemmel değil ancak öyle yerden yere vurulacak kadar da kötü değil. Sırf kötüleyeyim de farkım olsun kafasını yaşayan yazılardan uzak durmanızı öneriyorum. Siz bir şans verin, gerisi kendiliğinden gelecektir. İyi seyirler.
Son olarak anime ve filmdeki sahne kıyaslamalarını gösteren videoyu aşağıda bulabilirsiniz.